Lilypie Third Birthday tickers

Şubat 25, 2009

ASKERİ UĞURLADIK

Gürkan dayım dün akşam askere gitti. Kastamonu’ya gitti jandarma olarak. Onu yolcu ettik hepimiz. Anneannnem, teyzem, annem çok ağladı. Bir sürü kişi geldi. Arkadaşları dayımı omuzlarında taşıdı havalara zıplattı. Dayım çok yakışıklı bi asker oldu.

Çabuk çabuk git çabuk çabuk gel benim canım dayıcımm...

Şubat 17, 2009

EYLÜL BİR BUÇUK YAŞINDAAAAA

Bu gün artık tam 18 aylıksın. Artık dolu dolu bebeğim 1,5 yaşında diyebilirim. Anne yine o klişe cümleyi söyleyecek ama gerçekten ben hiç anlamadım nasıl da geçti. Zamanın bu kadar hızlı akması bazen dehşete düşürüyor beni. Senin bir gün ellerimden uçup gideceğin düşüncesi gözlerimin bir anda dolmasına sebeb olabiliyor. Büyümeni, boy atmanı, saçlarının uzamasını sevinçle karşılıyorum ama bi yandan da zaman geçmesin hep kucağıma sığacak kadar küçük kal istiyorum.


Büyüyorsun bebeğim. Hayata karşı o kadar heveslisin ki. Gözlerindeki bitmek tükenmek bilmeyen o merak ifadesiyle atılıyorsun her yeni güne. Herşeye dokunmak, herşeyi öğrenmek, herşeyin tadına bakmak istiyorsun. Belki bu yüzden uyumayı sevmiyorsun bu kadar. Uyumak yerine uyanık kalıp öğrenmeye devam etmek istiyorsun kimbilir.

Söylediğimiz herşeyi anlıyorsun. Henüz tam anlamıyla cümle kurmaya başlamadın ama hareketlerinle her istediğin şeyi anlatabiliyorsun artık. Hatta zaman zaman kapının çalışını biz duymuyoruz sen duyuyor ve bize haber veriyorsun o derece:)

Bebeklerinle ilgilenmeyi onları besleyip altını almayı sonra sallayıp uyutmayı çok seviyorsun. Uyuttuktan sonra da şşş diye parmağını ağzına koyup bizi sessiz olmamız konusunda uyarmayı da ihmal etmiyorsun:) Küçük tencerelerinde biberonundan su dökerek yemekler yapıyor bize de ikram ediyorsun. Senin bu küçük anne hallerini çok seviyorum.

Çoğu zaman da bir erkek çocuğu gibi hareketlisin ama. Tırmanmak, koşmak, kumandaların içini söküp kurcalamak da en sevdiğin oyunlardan.

Kişiliğinin belirgin özelliklerini çok net ayırdedebiliyoruz artık. Eylül bunu sever diyoruz mesela, ya da bundan hiç hoşlanmaz. En sevdiğin yemek babaannenin yaptığı yayla çorbası. Meyve yemeyi çok seviyorsun. Bol bol su içiyorsun. Bebekliğinden beri yemek seçmeyen, iştahı yerinde bir çocuksun. Yalnız bu aralar üstüste azı dişi çıkarman sebebiyle yemek konusunda biraz üzüyorsun beni. Bu durumun geçici olduğunu düşünüyor ve fazla endişelenmiyorum.

İnatçısın. Aklına koyduğunu mutlaka gerçekleştiriyorsun. Bu durum beni bazen korkutsa da bu huyunu benden aldığını düşünüyorum:) Baban gibi sakin bir duru su değil, annen gibi dalgalı ve hırçınsın.

Uykuyu hala sevmiyorsun. Seni uyutmak hiç kolay olmuyor bebeğim. Senin de normal bebekler gibi saat onda uyuyacağın günleri sabırla bekliyorum.

Kalem tutmayı o kadar güzel beceriyorsun ki. Kalemi ilk kez eline verdiğimde sanki yıllardır kalem tutuyormuşsun gibi beni şaşırtmıştın. Sol elini kullanmayı tercih ediyorsun. Kalem tutarken de kaşık tutarken de sol elini kullanıyorsun.

Dans etmek hala en çok sevdiğin oyunlardan biri müzik senin için çok önemli.

İşte böyle anneciğim 1,5 yaşına bastığın bu gün gözlerinin içindeki zeki pırıltıların hiç kaybolmamasını diliyorum. Senin için en iyisini, en tatlısını, en güzelini istiyorum. Seni çok seviyorum. Kızım, kuzum, herşeyim...

Şubat 16, 2009

Yine koca bir hafta bitti. Hafta sonu neler yaptığımı anlatayım. Cumartesi günü rutin doktor kontrolüm vardı. Doktor amca her zaman olduğu gibi önce beni muayene etti uzun uzun. Genel sağlık durumum iyi. Kilom 10,400 gr olmuş. Boyum da 78 cm uzamış. Kilomu ortalamanın biraz altında buldu. Ama sağlığını tehdit eden bi sorun ortada yok dedi. Annem de bu ara biraz iştahsız olduğumu söyledi. Doktor amca üst üste çıkardığım azılar yüzünden iştahsız olabileceğimi söyledi. Sonra da bana aşı yaptı üçlü karma aşı. Bundan sonra 2 yaşında ve 2,5 yaşında aşı olacakmışım. Sonra 5 yaşıma kadar aşı yokmuş. Mutlu oldumm:) Doktordan sonra da anneanneme gittik. Pazar günü ise babam çalıştı biz de annemle evde oturduk. Hava soğuk olduğu için annem beni bi dışarı çıkarmadı.

Şubat 09, 2009

Cumartesi günü annem ve Özge teyzem Olivyuma gittik. Çok eğlenceli ve hareketli bir gün oldu benim için. Gezdik, mamalar yedik. Annem ve özge teyzem alışveriş yaparken onlara süper bi alışveriş arkadaşı oldum. Anneme kıyafet konusunda fikir verdim:) Bu güzel mi kızım diye sorduğunda evet anlamında başımı salladım mesela:) Ordaki cicileri görünce sevinçten içimi çektim çok beğendim hepsini. Tabiki bana da bişeyler aldı annecim. Akşam üzeri de eve döndük.


Pazar günü de yine anneanneme gittik. Annem ve anneannem mantı yaptı ben de onlara yardım ettim. Küçük yufkaları anneme uzattım mesela tek tek:)) Ara sıra mantıları alıp karşıya fırlattığım da oldu ama anneannem hiç kızmadı bana sadece kahkaha attı her hareketime. Sonra babam geldi. Zaten mantıda onun gelmesi şerefine yapılmıştı:)) Mamaları yedik ve sonraa eve döndük.

Şubat 06, 2009

GÜRKAN DAYIM ASKERE GİDİYOR

Gürkan dayım 24 şubatta askere gidiyooooo. En büyük askerrr bizim askerrr. Kastamonu’ya gidecekmiş. Anneannem hep ağlıyo çok üzgün. Oğluşundan ayrılmak istemiyo. Ama ne yapalım bu bir görev ve o da yapmak zorunda. İnşallah çabuk çabuk gider ve çabuk çabuk gelirrr. Seni çok seviyorum benim asker dayıcımmm.

Şubat 05, 2009

DENİZ'İN BEBEĞİ OLACAKKKKK

Dün akşam çok güzel bir haber aldık. Deniz Teyzem’in bebeği olacakmış. Küçük bir bebiş yola çıkmış geliyomuş yani. Annem çok mutlu oldu. Koray ve Egemen’den sonra yeni bir arkadaşım olacağı için ben de çok mutluyum. Umarım bu kez kız olur ben ondan iki yaş büyük olacağım ama olsun ablalık yaparım ben de. Umarım çabuk gelirsin küçük bebek umutla, huzurla, aşkla gelirsin. Biz dört gözle bekliyoruz seni burada...

Şubat 03, 2009

Artık isteklerimi hareketlerimle anlatabiliyorum. Dün akşam mesela ilk kez biberonumu anneme götürdüm ve mutfağı işaret ettim. Yani bu bana su getir demek oluyo:) İlk kez ağlamadan istediğim şeyi anlatmayı başardım.

Bir de babam bizimle oturma odasında oturuyodu sonra kalkıp yatak odasına gittti. Ben de annemin yanına gidip baba eee dedim ve başım elimin üstüne yan yatırararak uyuma hareketi yaptım. Annem de evet annecim baba uyumaya gitti dedi:) Bu da benim kurduğum ilk cümle. Anne baba eee:)))

Şubat 02, 2009

Cumartesi günü annemle evdeydik yine, hava muhalefeti yüzünden. Pazar günü de geleneksel olarak anneanneme gittik. Sonra ordan da Nevriye yengeme gittik. Yengemin torunu Tolgahan da oradaydı. Yaramazlık yaptı biraz beni korkuttu:) Orda da biraz oturduktan sonra eve döndük. Biraz sıkıcı bir haftasonuydu.