Koca bir ay daha geçti işte. Havalar oldukça soğudu. Tam anlamıyla kışı yaşıyoruz. Hala kar yok. Oysa yağmasını öyle çok istiyorum ki. Küçük çocuklar gibi kalkar kalkmaz ilk iş pencereye koşuyorum. Geçen yıl da çok istemiştim. İlk kez karın farkına varacak kadar büyümüştün çünkü. Vereceğin tepkileri çok merak ediyordum. Ama yağmadı... Ümitlerim bu yıla kaldı. Yine beklemedeyim. Bakalım...
Hem bu sene daha kocaman bir kızsın. Tamı tamına 28 aylıksın artık. Bebek olmayı asla kabul etmeyen, kendini genç kız sanan... Seni bebeğim diye sevdiğim zaman hemen müdahele ediyorsun "ben bebet diilim ben abbayım" diye. Sonra bu ay özür dilemeyi, ve teşekkür etmeyi öğrendin. Yerinde ve öyle tatlı söylüyorsun ki.
Yine bu ay artık yavaş yavaş mantık yürütmeye başladın. Mesela geçen gün arabada giderken kapının kolunu kurcalamak istedin. Ben de arabanın koluna dokunmuyoruz. Çocuklar arabanın kapısına dokunmaz, yoksa kapı açılır çok tehlikeli diye anlattım. Onun üzerine "ebet çocuklar ellemez, anneler babalar eller dedin"
Özge hamile. Resmi olarak ilk defa şimdi yazıyorum. İlkini üzücü bir şekilde kaybettikten sonra bir kaç ay geçmeden yazmamaya karar vermiştim. Artık yazabilirim. Canım Özgeciğimin bebişi olacak karnı kocaman oldu bile:)) Sen bu durumdan pek hoşnut değilsin. Çünkü rahat rahat kucağına gidip eskisi gibi oyun oynayamıyorsun. Geçen hafta korayın doğumgününe giderken kucağına gitmek istedin yine. O da anlattı sana olmaz Eylülcümm bak karnımda bebek var o yüzden seni kucağıma alamam dedi. Eve döndüğümüzde, hiç konusu bile yokken hatta babanene olayı noktası virgülüne anlattın. "Öde beni kucağına aamadı, kanında bebet var" :)) Hepimiz kahkalara boğulduk. İçine oturmuş demek ki:)
Yemek yeme konusunda beni çok üzüyorsun. İştahsızlığın devam ediyor. Binbir nazla, oyunla, yalvarmayla ancak birkaç lokma yiyorsun. Şubatta aşın ve doktor muayenen var çok merak ediyorum kilo, boy durumunu. Çünkü ben yaşıtalarına göre biraz ufak tefek olduğunu düşünüyorum. Tek tutkun meyve yemek. Bıraksak sadece meyveyle beslenirsin. Ama sadece meyveyle olmuyor tabikii.
Yeni yıl yaklaşıyor. Ağacımızı süsledik. Bu yıl ilk olarak sen de katıldın süsleme törenimize:)) Öyle eğlendin ki. Ben dağıtırsın diye düşünmüştüm. Ama beni yine yanılttın. Öyle büyük bir ciddiyetle yaptın ki işini. Işıklarını yaktığımız zaman karşısına geçip hayranlıkla izledin. Şimdi yine gidip gidip uzaktan bakıyorsun.
Günden güne büyümeni izlemek öyle eğlenceli ki.
Seni çok seviyorummm
Senin deyiminle Annecinn....

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder